M. Kemal AYÇİÇEK – 28 Ekim 2013
Gürcistan’da Cumhurbaşkanlığı seçimi vardı. Gerçi sonucu önceden belli gibi olan bir seçim ama olsun, yine de bu ülke de bir seçim günü gezmek istedim. Her ne kadar başkent Tiflis’e kadar gidemediysem de fikir sahibi olabileceğim bir yerde, Batum’daydım.
Sık sık Batum’a gidiyor olmam, sizlerin aklınıza ilk geldiği gibi hınzırlık için değil, Türkiye’ye daha yakından bakabilmek için belki bir ölçüdür diye gidiyorum. İyi de oluyor. Mesela, her gidişim de Gürcistan parası Lari’nin bizim Lira karşısında değer kazandığını görüyorum. Bir yılda bizim 100 liramız, 94 Lari’den 84 Lari’ye gerilemiş. Liramız, Lari karşısında 10 Lari değer kaybetmiş. Buna elbette üzülüyorum.
Sık sık gidildiğinde kıyaslama yapacağınız pek çok olaya tanık oluyorsunuz şüphesiz. Farklı bir ülke de bir Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılıyor ama sokaklar da afiş, flama veya poster gibi kirlilik yok. Sanki seçim yokmuş gibi hava var. Şimdi Cumhurbaşkanı seçilen Georgi Margvelaşvili ’ nin Billboardlardaki fotoğrafını görüyorum. Başkaca parkların çevresinde taşınabilir demir levhalarda da ufak boyutlu tanıtıcı afişler var diğer cumhurbaşkanı adaylarının.
Gül Devrim'i ile iktidara gelen ve 2003'ten bu yana Cumhurbaşkanlığı görevini yürüten Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili'nin desteklediği Birleşik Ulusal Hareketi'nden David Bakradze'nin pek bir poster veya afişini görmedim. Tabi 2012 Parlamento seçimlerinde Saakaşvili'nin partisine karşı aday olan milyarder iş adamı Bidzina İvanişvili, başbakan olmuştu. Yıl başında yapılan yasa değişikliği ile gücü önemli ölçü de zayıflatılan Cumhurbaşkanlığı için 23 aday yarıştı. 3milyon 300 bin seçmen sandık başına gidip oy kullandı.
Rusya yanlısı lider olarak görülen yeni Gürcistan Cumhurbaşkanı Giorgi Margvelaşvili’nin seçimleri kazanacağı, geçen yıl Parlamento seçimlerini Bidzina İvanişvil’in kazanıp başbakan olmasıyla adeta garantilemişti. Belki de bu yüzünden çok sessiz bir seçim günüydü Batum’da. Ha Karayolu üzerinde yer alan panolarda da liderlerin fotoğrafları yer alıyordu ama bizim seçimlerdeki gibi bir aşırı kirlilik yoktu sokaklarda. Halk, sokaklarda ve tüm dükkanlar açıktı.
Anayasa'nın cumhurbaşkanlarının görev süresini iki dönemle sınırlaması nedeniyle Batı yanlısı Mihail Saakaşvili yeniden aday olamadı. Margvelaşvili, Saakaşvili'nin rakibi Başbakan Bidzina İvanişvili'nin Rüya Koalisyonu'nun adayı olarak seçimlere girdi. Seçimlerin açık ara galibi olan Georgi Margvelaşvili ikinci tura gerek kalmadan cumhurbaşkanı seçildi ve 10 yıllık Saakaşvili dönemi resmen sona ermiş oldu.
On yıl öncesine göre Gürcistan’a bakıldığında çok kısa zaman da çok önemli gelişmeler kaydettiğini sadece liman kenti Batum’un gelişimine bakılarak da söylenebilir. Gürcistan’ın hızla kalkınmasının arkasında asıl itici güç olarak Almanya’nın ağırlığını her alanda görebiliyorsunuz. Halka bakıldığında insanlar, yeni Cumhurbaşkanından çok ümitliler! Bunu yarı Türkçeleri ile anlatma gereği duydukları için özellikle yazmak istedim. Başbakan Bidzina İvanişvili’nin de dediği gibi Gürcistan'daki bu seçim "ilk Batı tarzı seçimi" oldu, şatafatsız, sessiz, sade bir seçim.
Tabi ben öyle siyasal bir zihniyetle, veya eski Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili’ni seven ve çok başarılı bulan bir insan olarak da değil, sade bir vatandaş olarak, farklı bir ülke de seçim gününü yaşamak için gittim. Her hangi bir görev anlayışı ile de değil, sadece bir başka ülkede seçim günü göreyim, sokaklara, insanlara bakıp, seçim için hayatlarından ne fedakarlık yapıyorlar, ona bakayım istedim, oldu. Oradaki insanların öyle bir heyecanı, telaşı veya “farklı bir gün” göstergesi yoktu, benim de hoşuma gitti tabi. Bu aynı zaman da insanların kararını sandık başından önce verdiklerinin de bir sonucuydu. Gürcistan’ın yeni Cumhurbaşkanı Georgi Margvelaşvili’ye başarılar dilerim. Umarım geçmiş on yıllık dönemde yani Mikail Saakaşvili’nin Türkiye ile ilgili yakın çalışma anlayışını yeni cumhurbaşkanı da gösterir ve her iki ülke insanları daha da kaynaşır! Kalın sağlıcakla.