Necati AYÇİÇEK - Bayburt
Karadeniz sahil yolunda Samsun’dan Sarp’a kadar gidenler görmüşlerdir, yol kenarların da il ve ilçelerin giriş ve çıkışların da göz alıcı yeşillikler. Bunlar, köyüne giden gurbetçilerin ilgisini çeken sebze fideleridir. Sahil yolunun bereketini fırsata dönüştürmek isteyen sebze fidecileri, her ne hikmetse tüm fide çeşitlerinin tanesini bir liradan satıyor. Normal de Karadeniz de sebze fideleri, genellikle bağ halinde ve bir bağı bir, iki veya üç liradan satılırken, Sahil yolu üzerin de sebze fidesi standı açmış tüm fidecilerin aynı ücretle fide satışı yapıyor olmaları vatandaşlar tarafından fırsatçılık olarak nitelendiriliyor.
Bahar ile birlikte sebze fidesi satışlarına hemen her yerde rastlıyoruz. Ne var ki, son yıllar da Avrupa Birliği standartlarına uygun yeni yasalar çıktıkça, çarşı da Pazar da geleneksel hal almış sebze fidesi satışları da değişiyor. Daha sağlıklı ürünler elde edilebilsin diye sertifikalı fidecilik, organik fidecilik veya değişik isimlerle satışa sunulan sebze fideciliğinde fırsatçılar adeta bayram ediyor. Vatandaşa, “bağ” halinde sebze fidesi satışı için “yasak” getirildi denerek, Trabzon ve ilçelerin de üstelik Tarım Kredi Kooperatifleri Satış mağazaları da dahil olmak üzere sebze fidesinin tanesini bir liraya satılırken, aynı fideler Erzurum’dan getirilerek Bayburt’un köylerin de bile 50 kuruşa satılıyor. Bayburt’un Akşar ve Pamuktaş köylerine getirilerek buralar da tüm sertifikalı sebze fideleri 50 kuruşa satılabilirken, aynı fidelerin Karadeniz Sahil yolu boyunca bir liradan satılıyor olmasının mutlaka bir gerekçesi olmalı öyle değil mi?
Pamuktaş köyü Muhtarı Mehmet okumuş, vatandaş sebze fidesi için sıkıntı çekmesin diye fidecileri köylerine davet ettiklerini belirtip, bunu bir kamu görevi olarak görürken, sahil yolu üzerindeki sebze fidesi satışı yapanların ne kamu hizmeti ne de vatandaşın alım gücü kaygıları bulunmuyor. Erzurum fideleri ile Trabzon’daki sebze fidelerinin tohumları ya da yetiştirilme şartları dikkate alındığın da aslında Erzurum fidelerinin daha pahalı olması gerekiyor. Coğrafya ve iklim şartları ile Erzurum ya da Bayburt, yere her dikilenin susuz can bulması mümkün değil ama Karadeniz sahil boyunda sebzeler için ayrıca bir emeğe pek ihtiyaç yok. Fakat, ne yazık ki her şeyde olduğu gibi sebze fideciliğin de de Trabzon başta olmak üzere Karadeniz sahil yolu boyunca onca sebze fidecisi var ama serbest piyasa dense de herhangi bir rekabet de görülmüyor. Tüm sebze fideleri, fideciler de Erzurum fidelerinin iki katı fiyatına satılıyor. İster istemez vatandaş, sebze fidecilerinin bağ satışı yasağını bahane edip, bu işi bir fırsatçılığa dönüştürdüklerinden haklı olarak yakınıyor.
Bağ bahçe işleri ile uğraşanlar bilir, çarşı ve pazarlar da 20-25 fide, bağ haline getirilip bu bağları 2-3 liraya satılırdı. Ancak, bu geleneksel sebze fidesi satışlarının yerini son yıllar da sebze fideciliğine belli standartlar getirilsin diye de Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı yönetmelikler yayınlıyor. Ticari amaçla üretilen, dağıtımı ve satışı yapılan, ithal ve ihraç edilen sebze türlerine ait fidelerinin, tespit edilen standartlara uygun, kaliteli ve sağlıklı olarak üretilmesi ve pazarlanması esaslarını belirleyen bu yönetmelikler, ne yazık ki fide fırsatçılarınca istismar ediliyor. Bu yönetmelikler gereği bir fidenin üzerin de etiketlerinin bulunması zorunluluğu olduğu halde, Trabzon başta olmak üzere ilçeleri ve Karadeniz sahil yolu üzerin de sebze fidesi stantları açmış fideciler deki tek standart tüm fidelerin tanesinin bir liradan satılması.
Oysa ilgili yönetmelik, fide satışı yapılan yerler de “Fideler, üreticinin kendisi tarafından temin edilen etiket ile satışa sunulur. Her fide ambalajına bir etiket yapıştırılır. Fide ambalajlarında veya etiketlerde aranacak şartlar;
“a) Üretici firmanın adı ve adresi, b) Tür adı, c) Çeşit adı, ç) Fidenin üretildiği tohumluk partisinin numarası, d) Ambalaj içerisindeki fide miktarı, e) Ambalajlama tarihi, f) Fide ilaçlanmışsa ilacın adı” şekilde sıralanıyor. (na)
Güncelleme Tarihi: 29 Ağustos 2014, 17:45