İsrail’in bu pervasızlığına dur diyecek bir gücün olmaması İslam dünyası için bir utanç olarak yeter. Zaten İslam dünyasının kendi içindeki problemlerden beslenen bir İsrail, sadece bölge için değil dünya barışı için de ciddi bir tehlike olmaya başlamıştır.
Fakat burada önemli olan İslam coğrafyasının yaşadığı problemlerin artık ciddi boyutlara ulaşmış olmasıdır. Suriye ve Irak’ta ki iç savaş büyük yıkımlara sebebiyet vermekte ve Müslümanları her geçen gün daha da ayrıştırmaktadır. Bu ayrışmanın da özellikle mezhep ekseninde olması Müslümanlar için tam bir faciadır ve düzelmesi uzun zaman alacaktır.
Müslüman ülke liderlerinin ve kanaat önderlerinin bir an önce bu ayrışmanın önüne geçmesi gerekir. Bunun için ne tür organizasyonlar gerekiyorsa bir an önce gerçekleştirilmelidir. Yoksa bu fitne ateşi tüm coğrafyaya yayılacak ve hiçbir bölge ülkesi kendisini bu ateşten koruyamayacaktır. Günübirlik siyasetin hiç kimseye faydası olmayacağını yakın tarih bize zaten göstermiştir ve akan her kanın vebali sorumluluk mevkisinde bulunan herkesin omuzlarındadır.
İslam dünyası dışındaki refah ve huzuru Müslümanlarda hak etmektedir. Fakat bu refah ve huzur coğrafyada kalmadığı gibi Müslüman azınlıkların olduğu bir çok ülkede de Müslümanlara karşı insanlık dışı muameleler yapılmaya başlanmıştır. Bunun da sebebi güçlü İslam ülkelerinin olmaması ve istikrarın bir türlü sağlanamamasıdır.
Sorumluluk mevkisinde olan herkese sesleniyorum. Artık farklılıklarımızla birbirimizi kabullenmek ve birlikte yaşama kültürünü geliştirmek zamanıdır. Etnik, dini ve mezhepsel farklılıklarımız Allahın birer ayetleridir ve bunları değiştirmek yok etmek insana düşen bir görev değildir. Her kesin yaşam hakkı vardır.
Bunu sağlayabilirsek Filistin’de, Irak’ta, Suriye’de, Türkistan’da, Arakan’da ve birçok yerde akan kan duracaktır.
Saygılarımı sunuyorum
Şükrü KIRBOĞA
ARAPDER Başkanı