“Demokratikleşme Paketi” nihayet açıklandı. Türkiye gibi bir ülkede böylesi şimdiye kadar görülmemiş, insanın mantığına ters uygulamalar, mantığın kapsama alanına çekildi. İlkokullardaki ‘And’ dan, kaldırılmış köy isimlerinin yeniden o isimlerine dönebileceğine, siyasi partilerin temsilde adalet anlayışına daha uygun bir düzenleme, Q, X ve W gibi başkalarında olan ama bizde yasaklı harflerin kullanılabilecek olması, başörtüsü ve kılık kıyafet serbestisi bu ülke için gerekliydi. Ha yeter mi, hayır elbette yetmez ama evet!

Türkiye gibi, halkın gündemden önde olduğu, çok yenilikçi ve de yeniye uyum sorunu olmayan insanların olduğu bir ülkede, siz neyi ne kadar açarsanız açın, ne kadar geniş bir paket açsanız bu topluma yine yetmez! Ama eski Türkiye’yi dikkate aldığınızda açıklanan paket, çok önemli kapıları aralıyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ifadeleri ile pakette neler var;

“Siyasi partilere devlet yardımını genişletiyoruz. Devlet yardımı için yüzde 7 olan yardımı yüzde 3'e çekiyoruz. Yüzden 3'i artan oranlardan devlet yardımı yapılacaktır.

Siyasi partilerin teşkilatlanmasına kolaylık getiriyoruz. Beldelerde teşkilat kurma zorunluluğunu kaldırıyoruz.

Partilere eş genel başkanı sistemini uygulama alanını getiriyoruz.

Siyasi partiler kanununun 11 maddesinde yapacağımız değişiklikle siyasi p0artilere üye olmayı kısıtlayan maddeleri değiştiriyoruz. Oy verme hakkı olan herkesin üye olma hakkının önünü açıyoruz.

Farklı dil ve lehçelerde siyasi propaganda imkanını getiriyoruz.

Ön seçimlerde farklı dil ve lehçelerde propaganda imkânını getiriyoruz.

Kişinin dili, ırkı, milliyeti, cinsiyeti, felsefi inancı ile suç işlenirse cezayı arttırıyoruz. Bu suçun cezasını 1 yıldan 3 yıla kadar arttırıyoruz. Kimse ayrımcılığa maruz kalmayacak.

Yaşam tarzına algıyı güvence altına alıyoruz. Dini inancının gereğinin yerine getirilmesinin engellenmesini ceza kapsamına alıyoruz. Cebir tehdit kullanarak kimsenin inanç düşünceden kaynaklanan yaşam tarzına müdahaleye 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası getiriyoruz.

Klavyelere özgürlük getiriyoruz. Toplantı ve yürüyüş saatlerini uzatıyoruz. Açık alanlarda güneş batana kadar kapalı alanlarda saat 24'e kadar yapılabilecek.

Özel okullarda farklı dil ve lehçelerde eğitimin önünü açıyoruz. Dünya örneklerini inceledik. Ülkemizde Türkçe dışındaki dillerde eğitim ve öğretim konusu düzenlenmiştir. Farklı dil ve lehçelerde özel eğitim kurumu açılabilecek.

Köy isimlerinin değiştirilmesinin önündeki yasal engeli kaldırıyoruz. Köylerin 1980'lere kadar kullandıkları tarihi isimlerini yeniden almalarını sağlıyoruz. İl ve ilçe isimlerinin de değiştirilmesi için yasal düzenleme gerekiyor.

Nevşehir Üniversitesi'nin ismi Hacı Bektaş Üniversitesi olarak değişecek.

Kişisel verilen korunmasına yasal güvence getiriyoruz. Kişisel verilere anayasal güvence getirmiştir. Kişilerin özel bilgileri ilgisiz kişiler tarafından kullanılmayacak.

Yardım toplamadaki kısıtlamaları kaldırıyoruz. Vatandaşımız yardımlarını istediği yere verebilecek. Bu maddeler yasal düzenleme gerektiriyor.

İkinci kısım da idari düzenleme gerektiriyor.

Kılık kıyafet yönetmeliğini değiştirerek kamu kurumlarında başörtüsü yasağını kaldırıyoruz. Kadın ve erkeler için kısıtlayıcı hükümler kaldırılıyor. Kadın çalışanların giyimleri üzerindeki ayrımcı ihlalleri kaldırıyoruz. TSK mensuplarını, emniyet mensuplarını, hakim ve savcıları ayrı tutuyoruz.

İlköğretim kurumlarındaki 'andımı 'uygulamasını kaldırıyoruz. İlkokullarda bu uygulamaya son veriyoruz.

Mor Gabriel manastırı vakfa iade ediliyor. Cumhuriyet tarihimiz boyunca en büyük hassasiyeti hükümetimiz gösterdi. Bu kapsamda 250'den fazla iade yaptık.

Roman enstitüsü kuracağız. İlgili bakanlık ve kurumlarımız çalışmalarını tamamlayacaklar. Barınma noktasında Roman vatandaşlarımız için TOKİ ile Roman konutları yapmaya başladık.

Bu süreci en kısa zamanda tamamlayacağız. Bu paketle birlikte Türkiye'nin kardeşliği güç kazanacak.”

Bu paket elbette eleştirilecek, eksik bulunacak, hatta “Dağ fare doğurdu” da denecek ama bakın tüm eksikleri söyleyecek olan herkese, ayrı ayrı bakın, paketi beğenmeyeni siz bu ülkede bir an Başbakan olarak görün ve bu kapsamda bir paketi o insanın açıklayıp, açıklayamayacağını da kendinize sorun ve cevabınızı alın bakalım ne ne kadar eksik? On yıl öncesinde size “okullarda andımız kaldırılacak” denseydi ne derdiniz? Şimdi ne oldu? Veya köy isimlerinin iadesi. Bunları hep yazıp duruyorduk! İnsan mantığına ters duran konulardı tüm pakette yer alan maddeler. Zamanla bu pakete yenileri de eklenir ve Türkiye, halkı için günümüz Dünyasına daha uyumlu, daha geniş hakları elbette verir. Demokratikleşme Paketi’nin hayırlı olacağını düşünüyorum. Kalın sağlıcakla.