M. Kemal AYÇİÇEK – 20 Ocak 2014
Hamd olsun bugüne kadar ne o, ne bu, ne bir başka “Bal” dan nasiplenen bir tip olmadım, Allah öyle bir tip olmayı da hiçbir zaman nasip etmesin. Ama o “Bal” ile her Hükümet dönemin de bir bağ kurabilmeyi profesyonelce becerebilen tipler, bu ülke de her zaman olmuştur. Ne de olsa yine bu ülke de o “Bal” tutanların bir atasözü vardır ya , “Devletin malı deniz, yemeyen domuz” diye, işte o tipler, her iktidarın aslında kurtulmak isteyip de bugüne kadar ne hikmetse kurtulamadığı sülüklerdir. O sülükler, emdikleri kandan doymayınca zaten kendiliğinde de düşmezler!
Türkiye, o sülüklerinden arınma sürecine girmiştir. Sülükçüler, “sakın ha sülükleri siz koparmayın, onlar doyunca kendileri düşer” der, sülük satarken ama Türkiye, o satıcıların sözüne itibar etmeyecek kadar artık bilinçlidir ve sülükçü laflarına karnı toktur. Hangi kurum da olursa olsun, nerde bir sülük varsa tüm sülükler, kendilerinin düşmesi beklenmeden artık temizlenecek umudu doğmuştur. Hani ““Olur ki siz bir şeyden hoşlanmazsınız, hâlbuki hakkınızda o bir hayırdır. Ve olur ki bir şeyi seversiniz, hâlbuki hakkınızda o bir şerdir. Allah bilir, siz bilmezsiniz.” (Bakara, 2/216).Ama şu var, artık bu ülke de Bal tutanların parmak yalama devri sona erecektir. O günler, işte tam da bugünlerdir.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu;