,

Ermenistan sınır kapıları açılmalıdır

 Türkiye ile Ermenistan arasındaki sınır kapılarının açılıp açılmamasını tartışıyoruz. 17 yıl önce Ermenistan, yukarı Karabağ başta olmak üzere o bölgeyi, yani Azerbaycan toprağını işgal etti ve bu işgal halen devam etmektedir. Türkiye de kardeş Azerbaycan’ın Milli çıkarlarına saygısı gereği, o günkü konjoktür gereği sınırları kapattı. O gün iyi de etti ama aradan yıllar geçti ve Ermeniler de o işgal ettikleri topraklardan çekilmedi. İyi mi etti, elbette hayır. Ermenistan yönetimleri, kendi halklarına zulüm etti aslında, yani asıl sıkıntıyı çeken Ermeni halkıdır. Orası, o ülkeyi yönetenlerin sorunudur ama biz kendimize bakmalıyız. Ermenistan sınırlarının kapalı olmasının kime zararı var aslında diye bakmalıyız olaya. Türkiye, sınırların kapalı kalmasından kazançlımıdır, kayıpta mıdır? Bizim sorunumuz, Türkiye’nin durumudur. Azerbaycanlılar bize kızmakta kendilerince haklı olabilirler ama aslında gerçekte, bugünün reel şartlarında buna ne kadar hakları vardır? Bunu sorgulamamız da gerekir, öyle değil mi?
 
Bakın Genel kurmay başkanımız bu olayla ilgili ne diyor;
“Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki ilişkiler konusunda, "Sorun nasıl çözülebilir? Ermenistan'ın özellikle işgal ettiği Azerbaycan topraklarından geri çekilmesi, birliklerini geri çekmesi önemli bir konu" dedi. 
Başbuğ, Genelkurmay Karargahı'nda düzenlediği "İletişim Toplantısı"nda, gazetecilerin sorularını yanıtladı. 
Orgeneral Başbuğ, Ermenistan'la ilişkiler konusundaki bir soru üzerine, Türkiye ile Ermenistan arasındaki ana sorunların, "1921 Kars Anlaşması'ndan kaynaklanan sınırların tanınması, Ermenistan anayasasında ve bazı belgelerindeki Türkiye'den toprak talepleri ve sözde soykırım iddialarından vazgeçme" konuları olduğunu söyledi. 
Soykırımın hukuksal olarak "özel kasta dayalı" bir olay olduğunu belirten Orgeneral Başbuğ, "genel kasıt"la bu suçlamanın yapılamayacağına dikkati çekti. 
Orgeneral Başbuğ, hukuksal olarak özel kastın, "Bir ulusun, etnik grubun, ırksal grubun, dinsel grubun, sırf o gruba ait olduğu için planlı, programlı ortadan yok edilmesi" anlamına geldiğini kaydetti. 
Siyasi grupların soykırım kavramına girmediğine de işaret eden Orgeneral Başbuğ, özel kastın olması için bir belge ortaya konulması gerektiğini kaydetti. 
TCK'da soykırım suçu ile ilgili olarak kişiler hakkında madde bulunduğunu ifade eden Orgeneral Başbuğ, devletlerle ilgili olarak da Uluslararası Adalet Divanı'na başvurulabildiğini söyledi. 
Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki sorunların bazılarına da değinen Orgeneral Başbuğ, "Sorun nasıl çözülebilir? Ermenistan'ın özellikle işgal ettiği Azerbaycan topraklarından geri çekilmesi, birliklerini geri çekmesi önemli bir konu" ifadesini kullandı. 
Orgeneral Başbuğ, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konuyla ilgili Türkiye'nin görüşlerini bir iki defa açıkladığını, bu açıklamalarda Ermenistan'ın Azerbaycan topraklarından geri çekilmesi ile Türkiye-Ermenistan sınır kapısının açılmasının eş zamanlı olması gerektiğini belirttiğine dikkati çekti. Orgeneral Başbuğ, "Biz de bu ifadeye aynen katılıyoruz" dedi”
 
Büyük Devlet olmak büyük düşünmekle olunur. Ermenistan, ufak bir ülkedir ve oradaki insanların fanatik olması normal karşılanabilir. Azerbaycan da aynı, yani olaya o her iki ülke insanları da kendi açılarından baktıklarında elbette yerden göğe kadar haklıdırlar ama biz bir üçüncü ülke olarak olaya bakarken, her şeyden önce o her iki ülkenin de insanlarının bu alemde birlikte yaşadığımız ve yaşamak zorunda olduğumuz insanlar olduğunu bilerek ve onların temel birer “insan” haklarına saygılı olarak onlara bakmak durumundayız. Biz sopayla veya tehditle veya bir takım şantajlarla kimseyi bize itaat ettirme veya biat ettirme çabasında olamayız buna hakkımız yok. Bir başkasına bakarken, kendimizi “iyi insan” bizden başkalarını da “kötü insan” diye tasnif edip veya görüp veya öyle ima ederek bu Dünya’yı kendimize “cennet” haline getiremeyiz. Kim nerede olursa olsun öncelikle bakış açımızın “insan”lar olduğunu unutmamalıyız. Bunu Kıbrıs’ta da Avrupa’da da veya Afrika’da olan ülkelerdeki insanlar için aynı kabulle ve aynı saygıyla yapmak durumundayız. Cehalet, toplumları birbirine kırdırır. Biz, geçmişiyle ve bugünüyle cehaletle savaşmış bir milletin çocuklarıyız ve biz o cehaletin oyuncağı olmuş ülkelerle aynı sınıfta veya aynı kafada elbette olamayız. Biz, Fanatik bir “milliyet”duygusunun insanı değil, biz Dünya’nın “insan”larından birer birey olmalıyız.
 
Şimdi Ermenistan kapısının kapalı olmasından en fazla zararı görenler kimler. Ardahan, Kars, Erzurum, Iğdır, Ağrı, Van, Rize, Artvin, Trabzon, Bayburt, Gümüşhane,Erzincan ve Giresun’da yaşayan vatandaşlar. Niye, Ermenistan sınırı açık olsa o sınır hareketliliğinden menfaat sağlayacak başta gelen iller bu illerdeki insanlar. Başka, bölge insanları yani. Kim peki buna karşı çıkan lobiler? O lobilerin amacı ne? Türkiye’nin çıkarları mı yoksa sırf fanatik bakış açılarıyla bir “cezalandırma” mantığının esiri olmuş insanlar mı? Yani “kana kan, intikam” diyen guruh öyle değil mi? Peki, bu “kana kan, intikam” türküsü ile bu Dünya kime “cennet” olmuş, ya da olabilir mi? Biz bunları düşünmek zorunda değil miyiz?
 
Eskiden Bayburt’ta köyler kendi aralarında maç yaparlardı. Fotbol maçları. Kamyonların üzerine doluşur, o zamanın şartlarında ne kadar yapılabilirse sembol bazı güya forma renklerinden olan flamalarla bir coçku verilir ve komşu köye gidilirdi.maç oynanırken takımlar birbirine girerdi sahada, futbolcular sahada taraftarlar saha dışında kavga ederlerdi. Sonra köye dönüşte bir zafer edasıyla anlatılırdı tüm bunlar. Bende çocuktum ve bir keresinde Gondolot’a gitmiştik o kamyonlarla ve bunlara şahit olmuştuk. Şimdi bakıyorum da sanki o yılları yaşıyor Ermenistan ve Azerbaycan. Yani bizden 35 yıl önceki halimizi onlar şimdi yaşıyorlar. Ben olayı tamamen o minvalde görüyorum ve bugünün Devlet yöneticilerinin artık o otuz beş yıl önceki muhtarları veya köy takımlarının yöneticilerinden farklı olmaları gerektiğine inanıyorum. Onun içinde kapıları tam olarak ve sonuna kadar açarak, hem Ermenistanlıları ve hem de Azerbaycanlıları birer kardeş gözüyle görüp, onlara ve halklarına daha iyi yaşam koşullarını sağlayacak ortamları kendi iradeleriyle yerine getirmelerine katkı sunmak biz yakışan olur diye düşünüyorum. Yoksa öyle sınır kapatmalarla fanatizmin önünü alamaz salt o fanatizme katkı sunmuş oluruz diye düşünüyorum. Zaten sitemizdeki anket de de bu durum aynıyla gözler önüne seriliyor. 
Ermenistan sınırı açılmalı mı açılmamalı mı? Ne dersiniz?
%45 Açılmalı
%25 Açılmamalı
%20 Böyle kapalı kalması daha iyi
%10 Fikrim yok
www.karadenizolay.com web sitemizdeki ankette çıkan sonuçlar bunlar.Sormuşuz, Ermenistan sınırı açılsın mı açılmasın mı diye ve aldığımız sonuçlar ortada. Burada da dile getirildiği gibi anketimizin sonuçlarına suygılı olunmalı ve Ermenistan sınır kapıları açılmalıdır. Barış elbette olacaktır ve olmalıdır. Bu üç günlük Dünya’da kimsenin kimseyi bir takım olaylarla “mutlu yaşam”dan alı koyması insanlığın yararına olamaz. Kalın sağlıcakla.
 
Not: Bu yazım aynı zaman da www.karadenizolay.com , www.kuzeyhaber.com ve Hizmet Gazetesi’ne yayınlanmaktadır 
YORUM EKLE