,

Sevgili Yavru Vatan Gıprislilar!

 
M. Kemal AYÇİÇEK  - 19 Ekim 2015  

 

 

TÜRKİYE’nin asrın projeleri arasındaki deniz altından askılı boru sistemiyle KKTC’ye su götürülmesi projesi tamamlanıp, KKTC’ye suyun verildiği gün her iki yakada da törenler yapıldı. Mersin’in Dragos Çayı üzerindeki Alaköprü Barajı’ndan sağlanan can suyu, deniz altından 80 kilometrelik akıllı boru sistemi ile  KKTC’nin Girne’deki Geçitköy Barajına akmaya başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı da bu törenlerde konuşma yaptılar. Konuşma içerikleri ile işim yok ama KKTC’de bu suya karşı çıkan ‘Gıprislilar’a bir kaç sözüm olacak! Ne dediklerini, eylemlerindeki davranışlarını görünce ben çok eskilere, 1974 yılındaki Kıbrıs Barış Harekatı günlerine dönüp, oradan bugünlere baktım, zoruma gitti. Cumhurbaşkanımıza Yavru Vatan’dan laf edilmesine bozuldum.

 

 

“Ayşe Tatile çıksın” parolası ile 1974 yılında Kıbrıs Barış Harekatı yapıldığında 11 yaşında bir çocuktum. O yıllarda nerde bugün ki İnternet, Televizyon, akıllı telefonlar filan yok, Almanya’dan gelmiş bir radyo var, o da her yerde çekmiyor mübarek tıpkı bugün bazı cep telefonlarının baz istasyonlarını aradığı gibi belli bir yerlerden zar zor çekiyor. Saatte bir de haberler veriliyor artık TRT radyosu muydu kısa dalga da çeken her neyse radyo da komşumuzdaydı. Haber saatini bekliyor, hep aynı yere koşuyorduk. Kıbrıs haritası da yok, nerede olduğunu bile bilmezken adını ezberlemiş, çocukluğumuzdan beri de aşinası olmuştuk. Gelen şehit cenazelerinden biliyorduk orada Kıbrıs’ta yaşananları. Sonraki yıllarda da o çocukluğumuzun en önemli olayının tanığı olarak da Kıbrıs’ta gelişen her şeyi artık KKTC’de yaşamasak ta izliyorduk. 

 

 

Pasaportla gittim 1992 yılında Kıbrıs’a, kaldım birkaç gün. Gezdim Girne, Lefkosa, Gazi Magosa’yı hatta ziyaret etmek yasak olmasına rağmen KKTC’deki arkadaşım sayesinde de kapalı Maraş Bölgesi’ni de gezip, gördüydüm. Şimdi o bizim “Yavru Vatan” dediğimiz ama KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın “Biz hiç büyümeyecek miyiz” çıkışı ile Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’in KKTC ile ilgili çeşitli söylemlerinden alınganlığını gördükten sonra Türkiye’deki Yavru Vatan kavramının KKTC’de pek anlaşılamadığını anladım. Biz “Yavru Vatan” derken, sanki KKTC’yi aşağılıyormuşuz gibi bir algı var oysa bizdeki anlam, her şeyin yavrusunun nasıl sempatik ve sevilebilirliği varsa o “Yavru” ifadesini biz sevimlilik ve sempati üzerine yoğunlaştırırken KKTC’de meğer, bu “Yavru” ifadesi “Küçük, kendine yetmeyen, süt verilen bebe” gibi algılanıyor. Yavru Vatan’lık fiziki anlam da evet “küçük”lükse, Türkiye ile kıyaslandığında da toprak parçası olarak Yavru kalmaz mı?

 

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın “ Biz hiç büyümeyecek miyiz?” ifadesi tam da buraya işaret ediyor, o halde KKTC’nin büyümesi, Güney Kıbrıs’ı da kapsayan bir büyüme mi?! Nasıl?!

 

 

KKTC büyüsün ve gelişsin diye değil mi bu Asrın Can suyu projesi? KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ‘nın “ Biz hiç büyümeyecek miyiz” den kastettiği, gelişme ve kalkınmışlık olmasın? Bence de gelişme ve kalkınmayı kastediyordur! Peki bu su projesine “çevre” bahanesi ile karşı çıkan sevgili Yavru Vatan Gıprislilar, Türkiye’nin bu aziz hizmetine karşılık kalkıp bizim Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a hangi akıl ve mantıkla hakaret edebiliyorlar? Ben KKTC’ye gittiğim de Kuzey Kıbrıs’tı, o ülkenin nüfusu 160 bin’ ler deydi. Şimdi nüfus 300 bini geçmiş ve sanki o bizim “Yavru Vatan” ifadesini “besleme” diye gören ve algılayan aşağılık kompleksini taşıdıkları dövizlerle ve sözlerle ifade eden sözde örgütler :

 

“Baraka Kültür Merkezi, Bağımsızlık Yolu, BES, Çağ Sen, Doğu ve Güney Doğu Kültür Derneği, KTÖS, Kıbrıs Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, YKP, Devrimci Komünist Birlik , BKP, Komünist Emek Hareketi, Feminist Atölye, Feminist Öğretmen İnsiyatifi, Kuir Kıbrıs Derneği, KSP, Meserya Kadın İnsiyatifi, Bağımsızlık Cephesi” Türkiye’nin içeride ve dışarıdaki düşmanlarının ekmeğine yağ sürmeye çalışıyorlar, yazık. 

 

 

Geçmişini bilmeyen geleceğine yön veremez. Kendi ülkenizin gelişmesi ve kalkınmasına destek olacak yerde köstek olmaya kalkacağınıza önce kendinize sonra da size zor dönemlerinizde kol ve kanat geren Türkiye Cumhuriyeti ve halkına azıcık saygınız olsun emi sevgili Yavru Vatan Gıprislilar! Yoksa mezarlıktan geçerken yine Türkü söylemeye başlarsınız da duyanınız olmaz emi? Şimdi o size gelen suyun kıymetini bilin ve su gibi aziz olun, düşmanların gazına gelip de havaya öyle siyah miyah balonlar da bırakmayın, üzmeyin bizi! Kalın sağlıcakla.
YORUM EKLE