Bu sıralar bizim de nasibimiz Tilki fotoğrafları oldu. Biliyorsunuz Tilkiler, kuyruklarının gösterişli oluşu, güya daha güzel gözükmek için kürklerde kullanılırdı. Kürkleri için hayvanları avlamak, en gözde avcılıktan biridir. Kürk ticaretiyle ilgilenen avcılar tuzaklar kurarak kunduz, mink, misk sıçanı, tilki, porsuk, kakım, vaşak, susamuru, rakun ve kurt gibi kürklü hayvanları avlarlar. Kanada'da kürk hayvanı avı hâlâ önemli bir sanayi dalıdır. Bu tür avcılık bazı hayvan türlerinin soyunun azalmasına yol açtığı için 20. yüzyılda kişi ve kuruluşların eleştirilerini gündeme getirmiştir. Bugün satılan kürklerin çoğu özel çiftliklerde yetiştirilen hayvanlardan elde ediliyor, çünkü doğada avlanacak hayvan bırakmadılar! Trabzon’un Araklı ilçesine bağlı Zuvas yaylası’ndayız, akşam yemeğini yedikten sonra sofra atıklarını evin ön kısmına atınca, sanki ev kedileri gibi yabani tilkilerin biri gitti diğeri geldi evin önüne. Üstelik bizi görüyorlar da ama kaçmıyorlar! Biz de bol bol fotoğraflarını çekiyoruz tabi. Aslında güzel hayvanlar, yakından tanıyamadık onları belki ama tanısak yeriymiş! Kürkleri için değil, hareketli oluşları, hani akıllı ve kurnaz olmaları gibi sebepler yüzünden. Çünkü bir bakıyorsunuz, evin önüne tekrar tekrar gidip gelirken bile, gidip geldikleri yolu hep değiştiriyor ve sizi şaşırtıyorlar. Bir yarım saat seyrettik pencereden, pek öyle yabani hayvanlar gibi gözükmediler. Hatta hani ge pisis pisi diye kedileri çağırıyorduk ya, Tilkileri de öylesine “hadi gelsin bakayım, gelsin bakayım” diye de nazlatı verdik. Bu onların da hoşuna gitmedi değil tabi. Her ne kadar yabani hayvan olsalar da aynı dünyayı paylaştığımız halde bir ‘Yabani’liklerini görmedik. Silah yok değil ama neden avlansın? Zaten konuk olduğumuz ev sahibi Mustafa Baytürk’te , “Kapıdan ayrılmıyorlar, ne zaman karşılaşsak sanki bizim haneden birileri gibi artık birbirimize alıştık. Onlar bizden korkmuyor, biz de onlardan rahatsızlık duymuyoruz. Güzel hayvanlar, Mevlam onları yaratırken de özenerek yaratmış, hamd olsun” diyor.(mka)
Güncelleme Tarihi: 15 Aralık 2018, 21:23Tilkiler, kedi gibi!
Mustafa Baytürk’te , “Kapıdan ayrılmıyorlar, ne zaman karşılaşsak sanki bizim haneden birileri gibi artık birbirimize alıştık. Onlar bizden korkmuyor, biz de onlardan rahatsızlık duymuyoruz.
YORUM EKLE
1
Batum'un kızları ve kadınlar!
2
Teleferik’ten Batum’a bakış
3
On yavrulu bir anne!
4
Ne bakıyorsun, tanımadın mı?
5
Rus gence bakan Gülsüm Ana'ya ev verdiler
6
“Vesayetler dönemi artık geride kalmıştır”
7
Kervan Yolu’ndan Bayburt’a
8
“Ne O Ne de Bu olmayan” Bir Gençlik
9
Baksı, ödül getirdi
10
Berbat Sülo, donarak göçtü bu alemden!
ANKETTüm Anketler